İyi Okurların Özellikleri

30.05.2022 © Novelius Edebiyat

Yazan: Mehmet BAHÇECİ

İyi okurların özelliklerine değinmeden önce, şu önemli soruya cevap vererek başlayalım: Türkiye kitap okuyor mu?

Üzülerek belirtiyoruz ki, maalesef ama maalesef arzulanan düzeyde kitap okuduğumuz söylenemez. Düzenli ve bilinçli bir şekilde okuyan çok dar bir çevreye sahibiz. Gelişmiş ülkelerde ortalama kitap okuma süreleri saatlerle telaffuz edilirken ülkemizde bu oran birkaç dakika ile sınırlı kalıyor.

Kitap okumak bahsini abartıyor muyuz yoksa? Haddinden fazla mı önem veriyoruz bu işe? Ne olur yani çok okuyan bir toplum olmasak? Ne kaybederiz ki?.. Eğer bu çerçevede düşünmekte olan varsa onlara şu hatırlatmalarda bulunmak isteriz: Almanya, oldukça iyi bir okuma kültürüne sahip, düzenli olarak her gün kitap, dergi ve gazete okuyan, aydın insanlardan müteşekkil bir toplumdur.  Biz ise hemen hemen tam tersiyiz bunların. Okuyan Almanların gelişmişlik düzeyiyle okumayan bizlerinki bir mi? Yani endüstriyel ürün reklamlarında sıklıkla duyduğumuz “üstün Alman teknolojisi” ifadesinin temelleri, biz de entel işi olarak görülen ve takdir edilmek şöyle dursun çoğunlukla dalga geçilen “okumak” alışkanlığı sayesinde atılmıştır. Farkındaysanız onlar bizim yurdumuza değil biz onların yurduna çalışmaya gidiyoruz. Onlar bizim otomobillerimizi değil, biz onların otomobillerini satın alıyoruz. Onların en niteliksiz işlerde çalışanları bile bizim ortalama bir işçimizin çok çok üzerinde bir refah seviyesiyle yaşamını sürdürebiliyor. Onlar emekli aylıklarıyla dünya turlarına çıkarken, bizim emeklimiz geçinmek için çalışmaya devam etmek zorunda kalıyor… Almanya aradaki farkı somut bir şekilde ortaya koymak için dikkatinize sunduğumuz bir örnekti sadece. Ülkemizi, herhangi bir gelişmiş ülkeyle kıyasladığınız vakit, sanattan, bilime, ekonomiden, insan haklarına, hayatın hemen hemen her alanında yerlerde süründüğümüzü istatistiki olarak çok net bir biçimde görebilirsiniz.

En az bunlar kadar acı olan bir başka vahim durum ise, ülkesine toz kondurmamayı matah bir iş zanneden, özeleştiriye tümüyle kapalı, herhangi bir konuda azıcık muhalefet etsek, yanlışlarımızı sıralamak suretiyle çuvaldızı kendimize batırsak, biz de şöyleyiz, bizim de böyle yanlışlarımız var, diyecek olsak, bu iyi niyetli serzenişlerimizi dahi vatan hainliğiyle eşdeğer tutup, linç kültürüne hizmet edecek, dar ve sığ kafalı bir kesim de yok değil. İşte bunlar, gösteriş ve israf heyulası olarak Ankara’nın bağrından çıban gibi yükselen Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ile bile gurur duymaktalar. Millet kıçına giyecek don bulamazken, bu kadar masraflı bir saraydan gurur duymak da ne bileyim… Hem sonra bu zamanda saray gibi bir yapıyla gururlanmak da neyin nesidir? Orta Çağ’da falan mı yaşıyoruz?

Neyse, konuyu aşırı dağıttık. Başlıktaki esas meselemize yani “iyi okurların özellikleri” mevzusuna dönelim. Okuyucuları sıkmamak adına, iyi okurların özelliklerini maddeler halinde sıralayalım:

  • İyi bir okur her şeyden önce okumak için zaman yaratan okurdur. O yeri gelir yolda yürürken bile kitabını açıp okuyabilir.
  • Kurgu, kurgu dışı hemen her türü okuyabilir. Okuma tercihlerini sevdiği birkaç türden yana kullanıyor gibi görünebilir ama esasında o diğer pek çok türü de tarzı olmasa bile az veya çok okumaktadır.
  • Ciddi anlamda kemale ermiş bir okurun kolay kolay canı sıkılmaz. Çünkü onun yüzlerce (hayali) arkadaşı, yoldaşı ve meselesi vardır.
  • Çapraz okuma, okuma gruplarına katılma, günün tuhaf bir saatinde okuma, tuhaf bir mekânda okuma gibi çok değişik fantezileri deneyerek okumalarda bulunabilir.
  • Okudukları üzerine notlar alır. Hoşuna giden cümleleri, aforizmaları bir yerlerde arşivlemeye çalışır. Bu notları bazısının kitabın içinde tuttuklarını, bazılarının ise özel bir deftere ya da dijital ortama kaydettiklerini biliyoruz.
  • Her iyi okurun iyi bir yazar olabileceğini söylemek fazla iddialı olur ama iyi yazarların hemen tamamı iyi birer okurdurlar.
“Dünyaca ünlü Avusturyalı Yazar Joseph Roth, Güney Fransa’daki bir parkta kitap okurken…”
  • Çoğu iyi okur etkilendiği kitaplar üzerine bir şeyler yazmaya çalışır. Okuma hızımızı düşürse de bu çok verimli bir yöntemdir. Kabaca kitap incelemesi dediğimiz bu işi büyütüp bloglarda ve sosyal medya hesaplarında yayınlayanlar da hiç de azımsanmayacak kadar çoktur. Eserin tartışmaya açılması, farklı görüşlerin destek ve eleştirilerinin öğrenilmesi bakımından çok değerli ve geliştirici bir şeydir bu. Aradan geçen süreçte pek çok detayını unuttuğumuz o çok sevdiğimiz kitabımızı hatırlamak için bu notları ve inceleme yazılarını okumak genellikle yeterlidir.
  • Bazı kitaplar için okunmasa da olur deriz. Fakat Tatar Çölü, Sefiller ya da Siddhartha gibi öyle kitaplar vardır ki, işte böylesi eserleri tekrar tekrar okumak gerekir. Hiç değilse beş on senede bir dönmek lazım gelir bu başyapıtlara. İyi okurlar bunun bilincinde olan okurlardır. Zaten bu tip eserler bizi rahat bırakmazlar. Bir nevi konuşurlar bizlerle. “Uzun zaman oldu beni okuyalı, hadi tekrar kapağımı kaldır…” şeklinde kulağımıza fısıldarlar. Şahsen benim bu duyguyu en çok yaşadığım kitaplardan biri Lev Tolstoy’un Diriliş isimli muzzam eseridir. Muhtelif zamanlarda, toplamda üç kez okumama, üstelik sesli kitabını da dinlemiş olmama rağmen, Prens Nehludov dönem dönem kendini anımsatmayı başarır.
  • İyi okurlar hemen her yazara şans vermeye çalışır. Sırf ünlü oldukları için birilerinin yazdıklarına ilgi göstermek, iyi okurların pas vereceği türden bir iş olmasa gerek. İyi okur, bilinçli okur, öyle bir okurdur ki, o, etiketlere ve reklamcılık dünyasının goygoylarına aldırmaz. Çöpten de olsa iyi metni bulup çıkarır. Haruki Murakami’nin dediği gibi: “Sadece herkesin okuduğu kitapları okursan, sadece herkesin düşündüğünü düşünürsün.”
  • Kapağında yazarının ablak gibi yüzünün basılı olduğu kitaplarla vakit kaybetmez. Hele bu yüz fazla makyajlı ya da botoksluysa koşarak kaçar oradan.
  • İyi okurlar zamanla kendi hızlı okuma tekniklerini geliştirirler.
  • Sahaflarla araları çok iyidir. Müdavimi oldukları en az birkaç sahaf dükkânı vardır. Buralardan, ilk baskı, çok özel, nadide kitaplar da edinmeye çalışırlar, popüler kitapları ucuza temin etmeye de çalışırlar.
  • Farklı bir şehre gidip, tümüyle sevdikleri kitaplara gömülecekleri, yemek yemek, uyumak dışında tamamıyla kitap okuyarak geçirecekleri rüya gibi bir, bir haftanın hayaliyle yanıp tutuşurlar.

30.05.2022 © Novelius Edebiyat

İyi Okurların Özellikleri” üzerine bir yorum

Bir Cevap Yazın