20.01.2024 © Novelius Edebiyat - Ümit Yaban
“Öykülerimi oluştururken, tek bir amacım vardı: sokaktaki bir derdin aynası olmak. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın denilen bu çağda herkesin gördüğü ama tanımamazlıktan geldiği sorunların, insana neler yaşattığını göstermek istedim. Bir mesajdan öte bakın burada hala kabuk tutmayan bir yara var demek istedim.”
Erman ŞAHİN
Ah ilk kitaplar, sanki yazandan bir parça kopacak da evrende yıldız gibi parlayacakmışçasına müstesna bir öneme sahiptir. Bu önem hem yazarlar hem de edebiyat tarihi için geçerlidir. Bu heyecana ortağız ve zevkle görünürlüğüne katkı sunmayı kendimize görev addediyoruz.
Röportaj: Erman Şahin- Ümit Yaban
Ümit YABAN: Sayın Erman Şahin ilk kitabınız Karanfilin İzi Kaldı‘nı kutlarım. Romanoku Yayınları’ndan elimize geçti. Harfler ve notaların birbiriyle hemhal olduğu bir kitap okuduk tebrik ederim. Öncelikle merak ettiğim sizsiniz, edebiyatla kurduğunuz ilişkiye de değinerek kendinizi tanıtır mısınız? Erman Şahin kimdir?
Erman ŞAHİN: Bu güzel cümleleriniz için çok teşekkür ederim. Ankara’da Sosyal Güvenlik Kurumu Hukuk Müşavirliği biriminde görev yapmaktayım. Anadolu Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri bölümünden mezun oldum. Lisans eğitimimi bitirdikten sonra Mersin Üniversitesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Anabilim dalında yüksek lisans eğitimimi tamamladım. Edebiyatla kurduğum ilişki ortaokul yıllarıma dayanıyor. Şiir’i çok seviyordum. Nazım Hikmet, Ahmed Arif, Cemal Süreyya, Turgut Uyar okuduğum ilk şairlerdi. Yazınsal anlamda da ilk eserlerim şiir türünde oldu.
Ümit YABAN: Kitap çıktıktan sonra farkındalıkların değişti mi? Kendi kitabını eleştirmek istesen nereden başlardın?
Erman ŞAHİN: Edebiyata dair bakış açım değişti. Okumalarımı daha detaylı yapıyorum. Kendime yönelik eleştirim şu olurdu: öykülerimdeki kurgunun daha detaylı yansıtılması ve dilimin daha tatmin edici olması.
Ümit YABAN: Kitabınızı raflarda gördüğünüz o ilk ân neler hissettiniz?
Erman ŞAHİN: Çok büyük bir mutluluktu. Düşünün ki yazdığınız bir cümle hiç tanımadığınız bir evde, bir insanın yüreğinde iz bırakıyor. Bu yüzden kitabıma, benim büyük ve bitmeyen heyecanım diyorum.
Ümit YABAN: Günlük yazma rutininiz var mıydı? Malum yaşam büyük bir koşuşturma, bu koşturma arasında yazmaya günlük ne kadar zaman ayırabiliyordunuz?
Erman ŞAHİN: Ne yazık ki günlük yazma rutinim yok. İş yoğunluğum, akademik çalışmalarım büyük bir zamanımı alıyor. Elimden geldiğince, bir yazmaya ve okumaya zaman ayırmaya çalışıyorum.
Ümit YABAN: Öykülerinizde detaylı olay örgüsünden daha çok insan psikolojisine ağırlık vermişsiniz. Gözlemlerinizin daha duygusal olduğunu izledik. Derdiniz daha çok anlaşılmak mıydı? Bu kadar duygu üzerine yoğunlaşmanızdan bahsedelim mi?
Erman ŞAHİN: Yaşamın içinde insanların yaşadığı olayların izleri hayatın kargaşasında büyük bir sessizliğe dönüşüyor. Yaşama uğraşı içinde her şey doğallaştırılıp, alışılmaya çalışılıyor. Bu dönemde insan, bir robotlaşma sürecinin ortasında buluyor kendini. Kendisini anlatmayı ve içindekileri paylaşmayı anlamsız buluyor. Bu bağlamda amacım bireydeki o büyük sessizliği kırmak ve ne hissettiğini ortaya dökebilmektir.
Ümit YABAN: Kitabınız on dört öyküden oluşuyor. Ortak paydaları var mı? Özel bir amaç ile bir araya gelmiş öyküler mi?
Erman ŞAHİN: Öykülerimi oluştururken, tek bir amacım vardı: sokaktaki bir derdin aynası olmak. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın denilen bu çağda herkesin gördüğü ama tanımamazlıktan geldiği sorunların, insana neler yaşattığını göstermek istedim. Bir mesajdan öte bakın burada hala kabuk tutmayan bir yara var demek istedim.
Ümit YABAN: Türk ve Dünya Edebiyatından takip ettiğiniz isimler, hayranlık duyduğunuz yazarlar kimler?
Erman ŞAHİN: Dünya edebiyatında; Dostoyevski, Edgar Allan Poe, Maksim Gorki. Yerli edebiyatta ise Yaşar Kemal, Sabahattin Ali ve Oğuz Atay.
Ümit YABAN: Yeni dosya hazırlığınız var mı? İlk kitap tecrübesini yaşamış biri olarak, ikinci dosya hazırlığında mutlaka buna dikkat edeceğim dediğiniz başlıklar neler?
Erman ŞAHİN : Uzun zamandır yazdığım şiirlerimi topladığım “Baykuşu Taşlayan Çağ” adlı bir şiir dosyam var. Bunun yanında yeni öyküler kaleme alıyorum. Hazırlıklarım devam ederken, bir yandan da bu sürecimi okumalarla güçlendirmeye çalışıyorum. İkinci kitapta dikkat edeceğim önemli şey dilimin gelişimi. Cümlelerin okurda bırakacağı hissiyatı derinleştirmek. İlk kitabıma yönelik eleştiriler bu anlamda çok kıymetli.
Ümit YABAN: Sorularımla okuyanların hem sizi daha iyi tanıması hem de kendi kafalarındaki soru işaretlerine bu yoldan geçmiş birinden cevap bulmalarını diledim. İkinci kitabınızı heves ile bekliyorum. Gönlünüze, kaleminize layık ömrünüz olsun. Teşekkürler.
“İlk Ümit” Röportaj Serisinin Diğer Bölümleri İçin
20.01.2024 © Novelius Edebiyat